12 Ağustos 2013 Pazartesi

“Mey”, “Meyhane” ve “Muhabbet” üzerine.

“Mey”, “Meyhane” ve “Muhabbet” üzerine.

“Mey” Farsça kökenlidir, şarap anlamındadır (ağzı yassı bir zurna türüne de mey denir), tabiatıyla “meyhane” ise şarap içilen yer demektir.

“Muhabbet” ise Arapça kökenlidir, dostça konuşma, yarenlik manasına gelir. Habib (sevgili) sözcüğü ile aynı kökten türemiştir. Özü sevgidir, sevgiden gıda alır, beslenir. Muhabbet ettik dediğimizde, bir birimize olan sevgimizi ifade ettik, seviştik demek isteriz.    

Meyhanede mey içilir (şarap ya da rakı), muhabbet edilir, yarenlik edilir. Meyhane dostlar (bir birine sevgi ile bağlanmış), yarenler  meclisidir, Meyhanede yaşama dair  bir çok şey konuşulur, öğretilir, öğrenilir. Almak isteyene  oturma, yeme-içme adap ve erkanı verilir . Meyhanenin müdavimleri oturduğu  gibi düzgün kalkmasını bilen düstur sahibi zat-ı muhteremlerdir, başka türlü o mahsus mahalde mekan tutamazlar.

Meyhanede maksat karın doyurmak değildir, meyin yanında az biraz  meze yenir. Necati Cumalı’nın  “Tütün Zamanı” adlı öyküsünde  geçen şu tirat “ Yap işte bildiğin gibi bir şeyler ! Karın doyuracak değiliz, maksat biraz muhabbet olsun..” bunu anlatır.

Mey’in asıl dostu, olmazsa olmazı  muhabbettir. Mey dost ile içilir.

Meyin Türk Tasavvufunda, Divan ve Halk Edebiyatında da yeri vardır. Yer yer mistik bir anlam da yüklenir. Mey; meyhane dışında, yine dostlar meclisi diyebileceğimiz, Bektaşi Ayin-i Cemleri ve Mevlevi Ayinlerinde, semaha ve/veya semaya dönmeden, Ulu Yaradana El Açmadan önce, sınırlı miktarda içilir.  Maksat serhoş (çakır keyif) olmak değil, dem tutmaktır, kıvama gelmektir.

Diğer yandan; birilerince milli içkimiz olarak takdim edilen “ayran”ın dostlar meclisinde yeri yoktur, “ayran” içilmez.  Ayran yoğurttan mülhem bir meşrubattır,  harareti alır. Ancak, ayranın verdiği serinlik uzun soluklu değildir, özü, feri kesiktir. Bunun içindir ki ayran üzerine güzel Türkçemizde bir çok deyim ve ata sözü vardır; “ayran gönüllü” (geçici hevesleri olan), “ayranı kabarmış” (hiddetlenmiş), “ayran mı içtik ayrı düştük? ” (aramız mı bozuldu manasında)  gibi.

Mey de bizimdir (rakı ve şarap), ayran da. Her ikisi de Anadolu’da yaşamış, bu topraklarda bir birine geçmiş, hercü merc olmuş medeniyetlerin bizlere mirasıdır, armağanıdır. Türk İnsanı rakı, şarap da içer, ayran da. Neyi nerede içeceğini de pek ala bilir. Yeter ki birileri karışmasın.

Afiyetle kalın.

Fatih Selim Yurdakul

 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder