Parlamenter Rejimlerde Muhalefetin İşlevi ve önemi
üzerine
Parlamenter
Sistemin en iyi işlediği demokrasilerden İngiliz Parlamenter Rejiminde “muhalefet” kavramı ilk kez (His
Majesty’s Opposition) iki partili sistemin yaşama geçirilmesinden önce, 1826 da
kullanılmıştır. O tarihten beri nasıl ki hükümet Kralın ya da Kraliçenin
himayesinde ise (His/Her Majesty’s Goverment) muhalefet de yine Kralın ya da
Kraliçenin himayesindedir. Hükümete itibar (saygı) gösterildiği ölçüde
muhalefete de aynı ölçüde itibar (saygı) gösterilir.
Yazılı
bir Anayasası olmayan İngiltere’de muhalefetin hakları, diğer anayasal
kurumların hakları gibi genel kabul görmüş kurallara, geleneklere dayanır. Bu
bağlamda; muhalefet lideri her Çarşamba saat 12 de Avam Kamarası oturumunda doğrudan
Başbakan’a otuz dakika süreyle altı soru yöneltme hakkına sahiptir. Başbakan; her
Çarşamba muhalefet liderinin sorularını cevaplandırmak üzere hazır bulunur,
sorularını cevaplar. Bu hakkın kullanımını engellemeyi, muhalefet liderinin kendisine
yönelttiği soruları cevaplamamayı aklından bile geçirmez, geçiremez. Muhalefet
liderinin sorularını cevaplamak Başbakanın ödevidir, bizzat yerine getirmesi
gereklidir.
Muhalefet
liderine tanınmış olan başbakana soru yöneltme hakkı keyfe keder bir uygulama
değildir. Başka bir deyişle; muhalefet lideri bu hakkı dilerse kullanır ,
dilerse de kullanmaz şeklinde bir algı söz konusu olamaz, zira muhalefet
liderine tanınmış olan bu hak kendisi açısından aynı zamanda bir ödevdir de. Muhalefet,
hükümeti ve dolayısıyla icraatlarını sorgulamaktan kaçınamaz. Çalışmayan,
muhalefet etmeyen bir muhalefet lideri gözden düşer, liderlik konumunu muhafaza
edemez. Muhalefet; hükümetin
faaliyetlerini yakından takip ettiği, eleştirdiği ve çözüm ürettiği (yapıcı
olarak muhalefet ettiği) ölçüde bir sonraki yerel ya da genel seçimde halkın
teveccühüne mazhar olur ve iktidar olma, hükümet etme şansını yakalar. Bu
nedenledir ki muhalefet lideri İngiltere’de “bir sonraki başbakan”
(Prime-Minister in waiting) olarak kabul edilir ve itibar görür.
Türk
Parlamenter sisteminde ise muhalefet liderinin, başbakanın hazır olduğu bir
oturumda, başbakana doğrudan soru sorma, başbakanı sorgulama hakkı yoktur.
Hükümetin icraatları TBMM’de yasama faaliyeti kapsamında doğrudan ya da dolaylı
olarak, mecliste grubu olan siyasi partilerin haftalık grup toplantılarında ise
(meclis çalışmakta iken her Salı günü saat 12-14 arası) doğrudan
eleştirilmektedir. Hükümet; muhalefetin eleştirilerini eş zamanlı ya da
sonradan aynı ortamlarda cevaplandırmaktadır.
Diğer
yandan; muhalefet partisine mensup milletvekilleri başbakana ya da bakanlara
yazılı olarak soru sorma hakları vardır.
Hükümet adına başbakan ve/veya bakanlar muhalefet milletvekillerinin yazılı
olarak yönelttikleri sorulara yazılı olarak cevap vermektedirler. Bu süreç
İngiliz Parlamenter Demokrasisinde olduğu gibi eş anlı (simultan) soru-cevap
şeklinde işlemediğinden, muhalefet etkin muhalefet edebilme imkanını
yakalayamamakta, hükümet kendisini muhalefete (dolayısıyla halka) karşı hesap
vermekle yükümlü görmemektedir .
Türk
Parlamenter Rejiminde meclis içi muhalefet açısından muhalefete tanınan haklar,
İngiliz Parlamenter Demokrasisine kıyasla oldukça kısıtlıdır, etkin değildir,
güdük kalmıştır. Muhalefet; hükümet
karşısında, hükümetin icraatlarını eleştirebilmek anlamında güçlü enstrümanlara
sahip değildir. Bu nedenledir ki; muhalefet, işlevini parlamento dışına taşıma ihtiyacı
duyar ve muhalefet olgusu doğal mecrasının (meclisin) dışına taşınır. Muhalefet,
hükümeti daha çok meclis dışından eleştirir, hükümet de bu eleştirilere doğal
olarak meclis dışından cevap verir. Parlamenter demokrasi açısından doğal olmayan
bu durum, genelde Türk Parlamenter Demokrasisinin özelde ise muhalefetin
sağlıklı bir şekilde gelişememiş olmasının altında yatan temel yapısal nedenlerden
biridir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder